MEKTUP
'Bizler liseli gençler olarak tacizcinin veya darp edenin eğitim verdiği değil, güvenli hissettiğimiz yerlerde eğitim almayı hak ediyoruz.'
'Ailesinin işlettiği fabrikalarda kadınlara yapılan baskılar, mobbing, ayrımcılıkları konuşmak yerine fondöten konuşmaktan utanabilmeli bazen insan...'
Bir YTÜ öğrencisi, 11 kulübün kapatılmasına tepki göstererek, Hilal Özdemir cinayetinin ardından daha güvenli bir kampüs talep eden, sorgulayan kulüplerin çalışmalarının engellenmesini eleştirdi.
KYK yurtlarında hijyen, beslenme ve güvenlik sorunları kadın öğrencilerin hayatını zora sokuyor; dayanışma çabaları ise engelleniyor.
'Bana dokunmayan yılan kardeşime, ablama, anneme ve arkadaşıma hatta yoldan geçen kediye bile dokunuyorsa bin yıl yaşamasın.'
Kadınların sesi bir koro gibidir, fakat her bir sesin rengi farklıdır. Her biri kendi özgün hikayesinden konuşur. Ama o hikayeler, birleştiğinde aynı nakaratı söyler: “Yaşamak istiyoruz.”
'Kaynak yok, bilimsel eğitim yok, düzenli beslenme yok. Gittikçe kötüye giden bu sıkıntılar karşısında artık sessiz kalamayız.'
Biz, özel gereksinimli çocuklar için çalışmaya gelen öğretmenleriz. Ama patronların gözünde tek bir şeyiz: kolayca harcanabilecek, yerine yenisi bulunabilecek işçiler.
‘MESS sürecinin nasıl sonuçlanacağının ve ağır yükler altında ezilecek olan biz işçiler için neler getireceğini merak ve korku içerisinde bekliyorum.’
‘Onlar kârlarını artırmak için nasıl bir araya geliyorsa, biz de bir araya gelerek kendi haklarımızı savunabiliriz.’
‘İlk defa Pertek ilçesinde yaşayan kadınlar grev yapıyor. Bu bizlerin başarısı.’
Sanat alanında tacize, mobbinge ve güvencesizliğe karşı kadınlar dayanışmayı büyütüyoruz: eşitlikçi ve şiddetsiz sanat alanları için bir aradayız!
'Asıl kapatılmak istenen kadınların sözüdür, dayanışmasıdır, mücadelesidir! Evrak işleri, prosedürler kadınların üniversitelerde yan yana gelmesini, güçlenmesini engellemenin kılıflarıdır.'
İzmir Selçuk’ta gerçekleşen 22. Gençlik Yaz Kampı’nda kadınlar eşitlik, özgürlük ve dayanışmayı tartıştı; forumda taleplerini belirleyip yürüyüşle mücadele kararlılıklarını haykırdı.
"Eğer bu düzen değişecekse, o değişimin mayası tam da bizim ellerimizde yoğruluyor."
'Bir eğitim emekçisi olarak emekli de olamıyorum. Kanser tedavisi gördüm, ama çalışmak zorundayım. Artık emekliler parkta oturmuyor, sokakları, meydanları dolduruyor çünkü açlar, geçinemiyorlar.'
Bu metin, Türkiye’de şiddete uğrayan, adalet arayışında yalnız bırakılan, yaşarken görünmeyen ama öldüğünde haber olan tüm kadınlara ithaf edilmiştir. Yazarı hayatta. Ve duyulmak istiyor.
Değişen sınav sistemi ve adaletsizlikler, öğretmen olma hayalini umutla kuran binlerce gencin geleceğini belirsizliğe sürüklüyor.
'Bütün bu gösterinin ardında, insanların birbirine dokunduğunda hissettiği o yalın titreşim, hâlâ kapitalizmin bütün ışıklı tabelalarını delip geçebilecek kadar gerçek kalmayı başarıyor.'
8 aydır zam bekleyen işçi isyan ediyor: “Biz 8 aydır zam bekliyoruz. Geriye dönük diye hava atıyorlar bir de. Peki ben yılbaşında ya da 2 ay önce alacağım gram altını şimdi alabilecek miyim?"
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN