GÜNÜN DİLEĞİ: Ayrımcılıktan, ırkçılıktan ve şiddetten arınmış bir dünya
Hrant Dink Vakfı Türkiye’de mültecilere yönelik nefret ve saldırılara karşı medyanın rolünü ortaya koyan bir video hazırladı. Görüntüde gazetelere yansıyan nefret haberleri var.

Hazırladığı videoda medyadaki ayrımcı dilin Suriyelilere yönelik nefreti ve düşmanlığı körüklediğinden bahsedildi. Buna karşın ise nefret söyleminde bulunulmaması talep edildi.

İlgili haberler
Dönecek yerimiz olmadığını biliyor musunuz?

Suriyeli kadınlar anlatıyor: “Bizi burada istemediklerini biliyoruz. Ama savaş bittiğinde dönebileceğimiz bir evimiz olmadığını onlar bilmiyor.”

Suriyeli Meryem: O sözlerin gerçeğini bir de bizden dinleyin

Keyfimden mi buradayım ben? Suriye’de yaşam çok zorlaşmış. Nasıl gideyim? Hiçbirimiz memnun değiliz buradan. Pazara gidiyoruz seksen laf yiyoruz. Çocuklarımız eziyet görüyor. Dayanamıyoruz.

Suriyeli kadınlar: Komşularımız, kız kardeşlerimiz...

“Türkiyeli kadınlar, Suriyeli kadınların ‘kişisel bakımlarına verdikleri önemi, ev bakımına vermedikleri’ni söylüyorlar sıklıkla. “

Bu vahşete seyirci kalmayacağız

“Türkiye’de göçmen olarak yaşayan kadınlara cinsiyetleri nedeniyle yönelen şiddetin meşrulaştırılması medyasından meclisine her zeminde artarak devam ediyor.”

Emani’nin cenazesinde yükselen ses: Tacize uğruyoruz, sesimizi çıkaramıyoruz

Suriyeli Emani ve 10 aylık bebeği için Sakarya’da yapılan cenaze töreninde mülteci bir kadın tacize uğradıklarını, mahkemeye başvurmak istediklerinde de “Bir şey çıkmaz” cevabı aldıklarını söyledi.

Emani al Rahmun’un yazılmayan hikayesi

Emani al Rahmun’un hikayesi, zorunlu göçle Türkiye’ye sığınan birçok başka kadının da hikayesi. Ve bu hikaye daha bitmedi, tüm acımasızlığıyla ve şiddetiyle devam ediyor.


Editörden