Elazığ’da bir spor kulübünde antrenör tarafından gerçekleştirilen ve sistematik hale gelen istismar davasında adaletin sağlanması için tüm gücümüzle mücadele ediyoruz. Bu süreçte, çocuklarımızı korumak, onlara destek olmak ve adaleti rayına oturtmak adına herkesi yanımızda olmaya davet ediyoruz.

Davamız, cesur bir kız öğrencimizin CİMER’e yaptığı şikayetle başladı. İlerledikçe, olayın sadece bireysel bir suç değil, aynı zamanda uzun yıllar süren ve üstü örtülmeye çalışılan vahim bir istismar zinciri olduğu ortaya çıktı. Küçük kız çocuklarımızın, ilkokul 4. sınıftan itibaren başlayan bu tacizlere maruz kaldığının, sürekli manipüle edilerek tacizin normalleştirildiğinin farkına bile varmadıklarını öğrendik.

Bu acı gerçekler karşısında daha da endişe verici olan, kulüp içindeki bazı “ablalar” diye tabir edilen üst takım oyuncularının, olayı “kol kırılırken yen içinde kalır” yaklaşımıyla kapatmaya çalışmasıdır.

Mahkemeye sunduğumuz en önemli deliller vardı. 20 ve 23 dakikalık ses kayıtlarında failin hem küçük öğrencilerle hem de “abla” denilen sporcularla yaptığı görüşmelerde kendi sesinden birçok itirafı bu kayıtlarda mevcut.

WhatsApp yazışmalarında ablalardan birinin küçük kızlara “Konuyu kapatın, kimseye bir şey demeyin” yazması üzerine, bir küçüğün “Sana ve ablana yapılanı inkar mı edeceksin?” sorusuna “Evet inkar edeceğim, yalanlayacağım” şeklinde cevap verdiği yazışmalar delil olarak sunulmuştur.

Ancak tüm bu güçlü delillere rağmen, bahsi geçen “ablaların” mahkemeye gelerek fail lehine yalan beyanlarda bulunması, adaletin tecellisini engelleme çabasının boyutunu göstermektedir. Ses kayıtlarında dahi, bir ablanın faili geçmişte 18 yaş altı bir öğrenciyle yaşadığı ilişki nedeniyle eleştirdiği duyulmasına rağmen, bu kişi de gelip faili savunmuştur. Bugün istismar mağduru kız çocuklarımızın yaşının büyük olması, o dönem çocuk oldukları gerçeğini değiştirmez. Türkiye Cumhuriyeti, taraf olduğu Lanzarote Sözleşmesi ve Birleşmiş Milletler Çocuk Haklarına Dair Sözleşme ile çocuklarımızı her türlü istismar ve ihmale karşı korumakla yükümlüdür. Bu davanın, hukukun üstünlüğünün ve yargı sisteminin güvenilirliğinin tesis edilmesi açısından emsal teşkil etmesi gerekmektedir.

“Çocuklarımızı yalnız bırakmayın”

Faili koruyan, aklayan, görmezden gelen ve susan herkese ve her şeye karşı çocuklarımızın yanında durmak ve davamıza sahip çıkmak için sizleri 7 Ekim Salı, 09:25 Elazığ Adliyesinde görülecek davamıza dayanışmaya davet ediyoruz.

İmkanı olan kitle örgütlerini, hukukçuları ve duyarlı tüm vatandaşları davanın tarafsız ve adil bir şekilde ilerlemesini sağlamak amacıyla duruşmayı takip etmeye ve destek olmaya çağırıyoruz.
Elazığ’a gelemeyecek olan herkesten ise sosyal medya üzerinden davayı sürekli gündemde tutarak destek olmalarını bekliyoruz. Biliyoruz ki, bu adalet savaşını ancak sizlerin desteği ve dayanışmasıyla kazanabiliriz. Çocuklarımızı yalnız bırakmayın!

Fotoğraf: Evrensel