
Siirt’in önemli gelir kaynaklarından biri olan fıstık ve ceviz üretimi, kadınlar için de geçim kapısı.
Bağ ve bahçelerde toplanan, daha sonra fabrikalarda kabuklarından ayrılan fıstık ve cevizler, çuvallarla kadınların evlerine getiriliyor. Burada kapalı, açık diye ayrılan fıstık ve cevizler, pense yardımıyla açılarak tezgahlardaki yerini alıyor. Torba başına ise kadınlara ceviz için 15 lira, fıstık için ise kilo başı 7 lira ücret ödeniyor.
Merkez Ulus ve Barış mahallelerinde yaşayan ve ekonomik durumları iyi olmayan kadınlar, her yıl bu mevsimde fıstık, ceviz ayıklayarak para kazanmaya çalışıyor.
Ev eksenli çalışan tüm kadınlar gibi onlar da düşük ücretlerle, gece gündüz demeden ve kayıtdışı olarak çalışıyor.
Yaklaşık 15 yıldan beri bu işi yapan 65 yaşındaki Fatma Gedik, “Sabah çocuklarımızı okula gönderdikten sonra evimizin önünde fıstık, ceviz ayıklama işine başlıyoruz. Bu sayede ev ekonomisine, çocuklarımızın okul harçlıklarına yardımcı oluyoruz. Aylık her kadın ortalama 500 lira kazanıyor gelen talep üzerine” dedi.
ASKER OĞLUNA PARA GÖNDERİYOR
Fıstık ve cevizi açarak, ayıklamanın kadınlar için meslek haline geldiğini anlatan 48 yaşındaki Suzan Dönmez de, “Kocam çalışamıyor. Onun emekli maaşı ve benim burada kazandığım parayla geçimimizi sağlıyoruz. Maddi durumumuz pek iyi değil. Bulunduğumuz ev yıkılmak üzere. Bir oğlum da askerde, ona para göndermek zorundayım. Bu işten kazandığım parayla kendisine bir nebze de olsa harçlık gönderiyorum” diye konuştu.İlgili haberler
Ev kadınlığı: Ne maaş, ne sigorta... Akşama kadar koşturmaca
Hem doktor, hem aşçı, hem kuaför, hem bekçi, hem mühendis, hem itfaiyeci, hem pastacı, hem dondurmacı, hem ayakkabı bağlayıcısı... Hepsini topla al sana ev kadınlığı...
BİR MESLEK: Ev kadını
Koca bulmak da yetmiyordu. Zaten koca bulmamak gibi bir seçenek sanki yoktu. Önemli olan bulduğun kocayı ‘elinde tutmak’ yaptığın bebeğe mükemmel bakmak, daha güzel görünmek gibi şeylerdi...
Yoksulluk kadınların üzerine yapışmış durumda!
Bakım hizmetlerini üstlenen kadının yoksullaştığı, kadınların ayakta kalabilmek için sosyal yardımlara başvurduğu bir tabloda Ülker Şener’le kadın yoksulluğunun nedenlerini, sonuçlarını konuştuk.
Ev kadınlarının ‘hayat pahalı’ ayaklanmaları
1911 ağustosunda başlayan ev kadınlarının huzursuzluğu eylemlere dönüştü. Tepesi atan kadınlar her şeyi kırıp döküyor, fiyatları düşürmeyen satıcıları pataklıyorlardı.
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN