‘Kaç kaç’ zamanı kaybolan Perizade’nin hikayesini bugün konuşuyoruz ancak o hikayesini bilip, bilmediğimiz binlerce çocuktan biri.

Artık biliyorum, bize açlığı, yoksulluğu, işten atılma korkusunu yaşatanların kimler olduğunu. Bu zamana kadar sırf ailem istiyor diye AK Parti’ye oy veriyordum. Ne kadar yanlış yaptığımı...

Peki ben olduğum yerden olacağım yere giderken düşe kalka görüntülene görüntülene elime verilen bu listedeki şeylere tik atmak için mi rahatlıyorum?

İstanbul Sözleşmesi eylemine katıldıkları gerekçesiyle gözaltına alınıp 1 ay boyunca cezaevi koşullarındaki geri gönderme merkezinde tutulan, sonra farklı illere sürgün edilen 3 İranlının yaşadıkları…

Ben dört yıl önce eşimden ayrılsam da anneanneme bunu bir buçuk yıl önce söyleyebildim. Ne dedi biliyor musunuz? ‘Mari kuzum naa yapacak o adam yalnız başına, ne yiyip içecek?’

Arda Sincan’da bir okulun kantin işletmecisi. Yüz yüze eğitime ara verilmesiyle bir yıldır çalışamayan Arda, 4 kişilik ailesiyle bu süreci nasıl geçirdiklerini anlattı.

Kadınlar arasındaki “haklarımıza sahip çıkmalıyız” duygu ortaklığı apaçık. Kastları da buna… Çünkü bugün haklarına sahip çıkan kadınlar, yarın tüm yaşamsal sorunları için de bir araya gelirler.

‘Bu şekilde geçinmek kenarda dursun yaşamak çok zor. Böyle sürmesi de mümkün görünmüyor.’

“Ya kazanamazsam?”, “İş bulamazsam?” kaygılarıyla sınava hazırlanan Irmak, tüm gelecek kaygılarına bir de bugün hayatta kalma kaygıları eklenince yaşadığı gerilimi anlatıyor.

Asıl hayatınız için en önemli şey devam etmek, direnmektir; devam etmek, çünkü vahşi doğanın vaadi şudur: Kıştan sonra, her zaman ilkbahar gelir.

10 Ekim Ankara Katliamı’nda kaybettiğimiz barış güvercinlerinden biri Elif Kanlıoğlu. Onu anlatan Elif belgeseli de ‘barış’ı, ‘mücadele’yi, ‘vazgeçmeme’yi, diretiyor insana.

Cennet çocukluğundan itibaren çok çile çekmiş. Ailesinin yanında çektikleri yetmemiş bir de kocasının şiddetini görmüş. Bir kızını kaybetmiş, ancak kalan üç çocuğu için ayakta kalmayı seçmiş.

Artık 'ne oluyor kardeşim, dizideki kadın karakterlere ne yaptınız, aklı başında bir tane kadın bırakmadınız' deme noktasındayız cümleten.

Ülkemizde boşanma aşamasına kadar gelebilen kadınların, tekrar “ara bulun” diyerek evine geri gönderildiği bir sistem olursa kadınlar mağdur olacaktır

Sürekli tacize uğramak, tacize karşı sesini yükselttiğinde aşağılanmak, ev işinden daha çok yoruyor kadınları.

“Rızamız yok hayatımızın karartılmasına” demeye devam edecek kadınlar. Üzerlerine nasıl bir karanlık çullanırsa çullansın. Çünkü o karanlıkları aşacak gücün soluğu yüz yıldır sönmedi belleklerde.

Yaşadıklarının ağırlığı yüzüne, bedenine, ruhuna yansımış olan Nuran’ın sinir krizi geçirdiği gece ben de yanındaydım. Sanırım o anları ömrümün sonuna kadar unutamayacağım.

Yoksul kadınların ortak öyküsünü okuduk ‘Eğreti Yaşamlar’ dosyasıyla. Esenyalı’dan memleketteki tüm kadınların yoksulluk, şiddet, ezilmişlik tablosunu gördük. Bir bağ kurduk Nuran’la, Sinem’le...

‘Kurudu saksıdaki sardunya, birdenbire çatladı…” Cumhuriyet tarihinde kara bir leke: Sivas Katliamı.

Editörden